22 Ağustos 2009 Cumartesi

GENÇLERİN İSTİHDAMI..


Bugün atölyede kendimizi samsun sokaklarına attık ve halka gençlerin istihdamıyla ilgili sorular sorduk...


SORULAR


1) 19 mayısta gençlerin istihdamı ile ilgili yerel politikalar ve faaliyetler varmı?
2) Ekonomik kriz istihdamı etkiledi mi?
3) Okumuş olmak iş bulmada bir avantaj mı?



CEVAPLAR


Bahadır market;
1) Şimdiye kadar olmadı ama bundan sonra olacağını düşünüyorum. Bu konuda verilen vaatler var.
2) Krizden sonra işi olan gençlerde işsiz kaldı diyebilirim.
3) Okumuş olmak iş bulmada bir avantaj sağlamıyor.


Özer kırtasiye;
1) Şu ana kadar herhangi bir çalışma olmadı ama son seçimlerde sözler verildi.
2) Krizden sonra daha kötü oldu. Gurbette çalışan gençlerimiz geri geldi.
3) Evet sağlıyor. Teknik eleman olduğu zaman tekel gibi kurumlarda iş bulma imkanı artıyor.

Tafhan ticaret;
1) Eğer kendi iş yerin olursa para kazanabiliyorsun aksi takdirde kriz öncesi de sonrası da iş imkanı yok. Kurumlarda sezonluk işçi aldıkları için sadece 4 ay çalışabiliyorlar sonra yine işsizler ve bu konuda hiçbir politika ve faaliyet yok.
2) Krizden sonra tekelden 45-50 kişi işten çıkarıldı. Dışarıda çalışan bir çok tanıdığımız işlerinden oldukları için geri geldiler. Krizden sonra dükkanını kapatmak zorunda kalan bir çok esnafta oldu.
3) Okumak Engiz’de hiçbir işe yaramıyor. Okuyup inşaatta çalışan birçok kişi var. Burada iş imkanı olmadığı için herkes kaçıyor kalanlarda bizim gibi sürünüyor.

Fatih market;
1) Tam anlamıyla böyle bir çalışma yok.
2) Engiz’de krizden öncede iş yoktu şimdide yok.
3) Okuduğun bölüme göre değişiyor. Tabiri caizse muhakkak bir dayın olması gerekiyor. Eğer tanıdığın varsa ilköğretim mezunu olmak iş bulmak için yeterli..

Erel ticaret;
1) Herhangi bir çalışma yok.
2) İşsizlik hep vardı. Krizden öncede sonrada…
3) Okumak iş bulmada hiçbir avantaj sağlamıyor. Dayısı olmayana iş yok…


Samsun'un Engiz ilçesinde halkın istihdama karşı görüşleri bu şekildeydi. türkiye geneline baktığımızda da durumun çok farklı olduğunu söyleyemeyeceğiz ne yazıkki yapılan araştırmalarda elde ettiğimiz bilgiler doğrultusunda sizin için ufak bir makale hazırladık.


..........

Ülkemizin en büyük sorunu kabul edilen işsizlik 2008 yılında da artmaya devam etmektedir. 2007 yılından 2008 yılına artış eğiliminde olan işsizlik oranı yüzde 11 düzeyini aşmıştır. İşsizlik oranı Kasım-Aralık-Ocak dönemini kapsayan üç aylık hareketli ortalamalara göre, 2007 Aralık ayı itibarıyla yüzde 11,2 düzeyine yükselmiştir. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, söz konusu dönemde işsiz sayısı 2 milyon 702 bin kişiye yükselirken, toplam istihdam 21 milyon 332 bin düzeyine inmiştir. İşgücüne katılma oranı ise yüzde 46,9 olmuştur. 2007 Kasım ayında işsizlik oranı ise yüzde 10,6 olmuştur.
Ülkemizde yaşanılan işsizlik ve ekonomik sorunlar, gün geçtikçe artmaktadır. Diğer ülkelerinde içinde bulunduğu ekonomik sıkıntılar yüzünden ülkemizde etkilenmiş ve işsizlik sorunu iş yerlerinin kapanması ve toplu işten çıkarma gibi nedenlerden dolayı biraz daha büyümüştür. Bu durum zaten çok yeterli olmayan ekonomik imkânları daha geriye götürmüştür. Aile içinde sadece erkek bireylerin bir işte istihdam ediyor olması da bu ekonomik yetersizlik sorununa çözüm üretmemektedir. İşyeri açmanın ya da bir iş yerinde istihdam etmenin kültürel özellik olarak çok fazla desteklenmediği için bu konu üzerinde çeşitli eğitimler gerçekleştirilmelidir.
Türkiye’de yaşayan insan sayısı 2008 sayımına göre 71.517.100 kişi olarak görünmektedir. (TUİK) Bu sayının 35.901.154’ünü erkek nüfusu oluştururken, 35.615.946’sını da kadın nüfusu oluşturmaktadır. Bu verilere göre erkek nüfus oranı % 50,2 olurken kadın nüfus oranı ise %49,8 olarak görünmektedir. Türkiye’de Aralık 2008 tarihi itibariyle kurumsal olmayan çalışma çağındaki nüfus yaklaşık 50 milyon 339 bin iken, işgücüne dâhil olmayan nüfus 26 milyon 330 bin civarında görünmektedir. (TUİK) İşgücüne dâhil olmayan 26 milyon nüfusun %44,8 inin sadece ev işleriyle meşgul olan kadınlar oluşturmaktadır. Buna bağlı olarak çalışma çağındaki kadınların sadece % 24,3’dür. Bu oran Türkiye’nin, Ekonomik işbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ülkeleri içinde, son sırada yer aldığını göstermektedir. Bu %24,3’lük oranın, AB ülkeleri ortalaması olan % 56’dan çok gerilerde olduğu görülmektedir. 1980 yılı verilerine göre iş gücüne katılma oranımız kadınlarda %45,8 iken, 2000 yılına baktığımızda bu oran %39,6 ya kadar düşmüştür. İçinde yaşadıkları toplumunda etkisiyle yeterli çalışma bilgi ve becerisine sahip olmadıkları için, çalışma hayatında yer almayan kadınların eğitim programlarına katılmaları ve aktif iş gücü piyasasında yer almaları için eğitim olanakları sağlanmalı ve verilen bu eğitimler alanında işyeri açmaları konusunda desteklenmeli ve istihdam edilmeleri sağlanmalıdır.


daha ayrıntılı bilgi için http://www.tuik.gov.tr/


Türkiye’deki 15 -24 yaş arası genç nüfusun yaklaşık %30’u istihdam edilmektedir. Bu nüfus grubundaki işsizlik oranı, ulusal oranın iki katından daha fazla olarak görülmektedir. Türkiye’deki gençliğin katılımı ve istihdam oranları, AB ve OECD (ekonomik kalkınma ve İşbirliği Örgütü) ülkelerindeki ortalamaların oldukça altındadır. Türkiye’de 2008 yılına göre yapılan nüfus sayımında yaklaşık 18 milyon genç nüfustan söz edilmektedir. Bu nüfusun % 30’u çalışırken, % 30’u okuyor olarak görünmektedir. Buradan görüldüğü gibi % 40’lık bir kısım herhangi şekilde bir faaliyette bulunmamaktadır.


daha ayrıntılı bilgi için tıklayınız..



Bunların akabinde de sevindirici haberlerde alıyoruz bazen.. bunun en güncel ve güzel örneği Türkiye İş Kurumu'nun Yürüttüğü 'Genç İstihdamın Desteklenmesi' Projesiydi.. bu proje kapsamında her dört gençten birinin işsiz gezdiği Türkiye'de 15bin genç işsize mesleki eğitim verilip iş sahibi olmaları sağlanacak.. ayrıntılı bilgi için tıklayınız..



sevgi çiftçi

mehmet akif güneş

mehmet zana adıyaman

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder